Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
History
(biriyle) çalışmak
Meanings of
"(biriyle) çalışmak"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
(biriyle) çalışmak
work with (someone)
v.
Meanings of
"(biriyle) çalışmak"
with other terms in English Turkish Dictionary : 60 result(s)
Category
Turkish
English
Phrasals
1
Phrasals
(biriyle) hava atmaya çalışmak
parade in front of (someone or something)
v.
2
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) için çalışmak
join (someone or something) to (something)
v.
3
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) yapmak için çalışmak
join (someone or something) to (something)
v.
4
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) başa çıkmaya çalışmak
jostle with (someone or something)
v.
5
Phrasals
(biriyle/ bir şeyle) ortak çalışmak
collaborate with (someone or something)
v.
6
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak
collaborate with (someone or something)
v.
7
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) birlikte hareket etmek/çalışmak
confederate with (someone or something)
v.
8
Phrasals
biriyle (bir şey üstünde) beraber çalışmak
cooperate with someone (on something)
v.
9
Phrasals
biriyle (bir şey üstünde) beraber çalışmak
cooperate (with someone) on something
v.
10
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something)
v.
11
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something)
v.
12
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak
cooperate with (someone or something)
v.
13
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) ortak çalışmak
cooperate with (someone or something)
v.
14
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something)
v.
15
Phrasals
(biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something)
v.
16
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) sıkı fıkı olmaya çalışmak
cozy up (to someone or something)
v.
17
Phrasals
(biriyle/bir şeyde) çalışmak
involve with (someone or something)
v.
18
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) senkronize işlemek/ilerlemek/çalışmak
synchronize with (someone or something)
v.
19
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) uyumlu/birlikte çalışmak
synchronize with (someone or something)
v.
20
Phrasals
(biriyle) anlaşmaya varmaya çalışmak
treat with (someone)
v.
21
Phrasals
(biriyle) iş birliği içerisinde çalışmak
work with (someone)
v.
22
Phrasals
(biriyle) birlikte çalışmak
work with (someone)
v.
Colloquial
23
Colloquial
biriyle ortak olmak/çalışmak
hook up with someone
v.
24
Colloquial
biriyle tartışıp/konuşup durumu çözüme ulaştırmaya çalışmak
have it out with someone
v.
Idioms
25
Idioms
(biriyle) arkadaşlık/ahbaplık kurmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
26
Idioms
(biriyle) tanışmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
27
Idioms
(biriyle) çıkar ilişkisi kurmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
28
Idioms
(konumundan yararlanmak için) biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
29
Idioms
(biriyle kendi çıkarı için) tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
30
Idioms
konumundan yararlanmak için biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance
v.
31
Idioms
biriyle kendi çıkarı için tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape up an acquaintance
v.
32
Idioms
biriyle arkadaşlık/ahbaplık kurmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
33
Idioms
biriyle tanışmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
34
Idioms
biriyle çıkar ilişkisi kurmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
35
Idioms
konumundan yararlanmak için biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
36
Idioms
biriyle kendi çıkarı için tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape (up) an acquaintance with somebody
v.
37
Idioms
(biriyle) birlikte çalışmak/ilerlemek
join forces (with one)
v.
38
Idioms
bir uğurda (biriyle/bir şeyle) birlikte çalışmak
make common cause with (someone or something)
v.
39
Idioms
(biriyle) cinsel ilişki kurmaya çalışmak
try it on [uk]
v.
40
Idioms
(biriyle) çıkar ilişkisi kurmaya çalışmak
scrape acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
41
Idioms
(konumundan yararlanmak için) biriyle tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
42
Idioms
(biriyle kendi çıkarı için) tanışmaya/arkadaş olmaya çalışmak
scrape acquaintance with (someone) [old-fashioned]
v.
43
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
44
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
45
Idioms
(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
46
Idioms
(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
47
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
48
Idioms
(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
49
Idioms
(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
work hand and glove with (someone or something)
v.
50
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın temas içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
51
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yakın iş birliği içerisinde çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
52
Idioms
(biriyle/bir şeyle) dirsek temasında olmak/çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
53
Idioms
(biriyle/bir şeyle) sırt sırta çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
54
Idioms
(biriyle/bir şeyle) yan yana/omuz omuza çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
55
Idioms
(biriyle/bir şeyle) ortaklaşa çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
56
Idioms
(biriyle/bir şeyle) bir arada çalışmak
work hand in glove with (someone or something)
v.
57
Idioms
(biriyle) yatmaya çalışmak
try it on with (one) [uk]
58
Idioms
(biriyle) cinsel ilişkiye girmeye çalışmak
try it on with (one) [uk]
Slang
59
Slang
biriyle ortak çalışmak
get into bed with someone
v.
60
Slang
(biriyle) birlikte çalışmak
hook up with (someone)
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (biriyle) çalışmak
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy